Bodrum`dan Yunanistan`a geçerken batan teknede ölenlerden deniz kenarında cesedi bulunan 3 yaşındaki Suriyeli Aylan`ın resmi, hafızalarda tazeliğini korurken yine aynı tehlike ile denizde boğulmakta olan Suriyeli bir çocuk son anda balıkçılar tarafından kurtarıldı. Ardından bir haber:
"Son bir haftada Suriye`den Yunanistan`a kara yoluyla giden 48 bin Mülteci"
Hiç uzağa gitmeye gerek yok. Sadece son yıllarda Irak ve Suriye`de meydana gelen olaylara bakıldığında vatanın ne kadar önemli olduğu anlaşılır.
Vatan varsa, her şey vardır; vatan yoksa hiçbir şeyin kıymeti yoktur. Ne mal ve servet, ne namus ve iffet! Vatan kutsaldır. Vatan sevgisi imandan gelir. Hele hele bu vatan Türkiye gibi her karış toprağı şehitlerin kanıyla sulanmışsa daha da kutsaldır...
Mithat Cemal Küntay`ın dediği gibi:
"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,
Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır."
Orhan Şaik Gökyay ne güzel ifade etmiş:
"Bu vatan, toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır;
Bir tarih boyunca, onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir...
Ardına bakmadan yollara düşen.
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan;
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır.
Tarihin dilinden düşmez bu destan;
Nehirler gazidir, dağlar kahraman.
Her Taşı bir yakut olan bu vatan,
Can verme sırrına erenlerindir..."
Namık Kemal vatan sevgisini şöyle dile getirir:
"Insan vatanını sever, çünkü hürriyeti, rahatı, hakkı vatan sayesinde kaimdir."
Mete Han da şöyle der:
"Benden eğerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim.Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin, veremem."
Bu cennet vatanımız, stratejik ve jeopolitik bakımdan Dünya`nın çok önemli bir yerindedir. Gerçekten şöyle dünya haritasına baktığımızda; ister doğudan batıya, ister kuzeyden güneye nasıl bakarsak bakalım, vatanımızın ne kadar önemli ve güzel bir konumda olduğunu görürüz.
İki önemli kıtayı birbirine bağlayan, üç tarafı denizle çevrili, havası, suyu, dağı, taşı kıymetli bir toprak parçası. Zaten koca bir İmparatorluktan kala kala bu kadar kalmış. Ama iyi bilinmelidir ki bunda da düşmanların gözü vardır. "Su uyur, düşman uyumaz." atasözünde olduğu gibi "Böl, parçala, yut " mantığıyla sinsi planlar devam ediyor.
Oysa bundan herkes zararlı çıkar. Bu ancak düşmanların işine yarar. Bakınız, Osmanlıdan ayrılan bu kadar ülkede huzur kaldı mı?.. Bu sebeple bu topraklar üzerinde yaşayan herkes, çok dikkatli olmak zorundadır. Oyuna gelmemek lazım. Zira birlikten kuvvet doğar...
Sanki yeni inmiş gibi tazeliğini muhafaza eden iki ayeti kerime meali:
"Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın." (Ali İmran süresi/3, ayet:105)
"Allah`a ve Resulüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider." (Enfal süresi/8, ayet:46)
Aramızdaki en önemli bağ dinimiz ve inançlarımızdır.
Allah`ımız bir, Peygamberimiz bir, Kitabımız bir, dinimiz bir, kıblemiz bir, Vatanımız bir, değerlerimiz aynı...En son Atalarımız Kurtuluş Savaşını beraber kazanmış ve beraber şehit olmuşlardır. O halde neyi paylaşamıyoruz?..
Dünya`nın üç kıtasında çok sayıda milleti hak ve adaletle idare eden şerefli bir milletin torunları nasıl olur da birbirine düşman olabilir? Osmanlı döneminde Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar asırlarca kardeşçe beraber yaşadılar. Bugün bunun bir örneği Üsküdar - Kuzguncuk`ta Cami, Kilise ve Sinagog yan yana devam etmektedir.
İslam aleminin perişan durumu yetmiyormuş gibi bir de IŞİD gibi bir bela ve fitne ortaya çıktı. Bunların asla barış dini olan İslam`la hiç bir ilgisi olamaz.
Bakınız, geçtiğimiz günlerde bir Aşure günü kutladık. Aşure günü hepimiz için kutsal bir gün. Farz olmamasına rağmen insanlarımızın pek çoğu bu güne hürmeten oruç tuttu. Yani o kadar çok ortak değerimiz var ki bunlar saymakla bitmez...
Her şeyin kıymeti yokluğunda daha iyi anlaşılır. Sağlık gibi. İnsan hasta olunca sağlığın kıymetini daha iyi anlar. Ama iş işten geçtikten sonra pişmanlık fayda vermez, "Keşke..." demek hiç bir işe yaramaz!.. Irak ve Suriye örneği ortadadır.
Hem güçlü olmamız, hem çocuklarımıza ve torunlarımıza iyi bir gelecek bırakmamız ve hem de Şehitlerimizin kemiklerini sızlatmamamız için sevgi ve kardeşlik içinde bir ve beraber olmak zorundayız. Aksi halde hiç bir şeyin kıymeti olmaz!..
