Aile son kaledir. Çanakkale!den daha önemlidir. Zor şartlarda Çanakkale’yi kurtardık ama aile elden giderse kurtarmak mümkün değildir. Yeni bir Çanakkale!yi ailesiz kurtarmak da mümkün olmayacaktır. Ailede sevgi iletişimi en önde olmalıdır.
Evlerimizde Aile Meclisini kurmalıyız. Bu meclis TBMM’den daha önemlidir. Her akşam en az 15 dakika aile meclisinde konuşalı. Aile fertlerinin günü nasıl geçirdiklerini konuşalı. Kitap okuyalım. Sohbet edelim. Aile meclisinde 15 dakika konuşacak, vakit geçirecek mesele bulamayan ailenin bağları kopmak üzere çatırdıyor demektir. Acilen tedbir alınmalıdır. Her akşam yemekten sonra alınan ilaç gibi 15 dakika sevgi sohbetleri yapmalıyız. Yemekten sonra alınan maddi ilaç nasıl iyileştiriyorsa 15 dakikalık sevgi ilacıda kalp ve gönlümüzü iyileştirecek aile bağlarını kuvvetlendirecektir.
Anadolu!da bir adam. “Hocam 1 haccım, üç umrem var. Bizim 7. sınıfa giden kız Jenifer Lopez’i dinliyor. Ne yapacağız?” Bende bu iş çok uzun mesele böyle ayak üstü çözülmez dedim.
Pisliği baştan kurutmalıyız. Eve girerken üst, baş, ayakkabıdaki kirlere bakıp temizliyoruz da, gönül, kalp ve kafadaki pislikleri hiç görmüyoruz. Onların temizliği için hiç hareket etmiyoruz. Çocuklarımızı severek gönül ve kalplerini temizlemeliyiz.
Yanlış işlere kızıyoruz. Doğru işleri ise tebrik etmekte aynı hassasiyeti göstermiyoruz. Aferin demeyi beceremiyoruz. Yalan söyleyene kızıyorsak doğru söyleyeni de tebrik etmeliyiz. Çifte standartlı olmamalıyız.
Hayat tecrübelerle doludur, onları mutlaka çocuklarımızla paylaşmalıyız. Kendimizle götürmemeliyiz. Bazen sevgi bile yetmez. Sevgide birde samimiyet gereklidir. Bir haksızlık varsa çocuktan özür dilenmelidir. İyi bir terbiyede özür dilenen çocuk şımarmaz. Eve girerken mutlaka selam vermeli, evden ayrılırken Allahaısmarladık denmelidir. Bu ailedeki bağları kuvvetlendirir.
Ailede kaliteli birlikteliği arttırmalıyız. Gençliğe hatıralarımızı mutlaka anlatmalıyız. Her insanın anne babası hakkında konuşacak bir şeyleri mutlaka olmalıdır. Çocuklarımız üzerinde sevgiye dayanan olumlu izler bırakmalıyız.
